BOLD – Muhalif milletvekilleri, vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlamakla sorumlu kurumların tehdit ve baskısı altında.
Önceki gün İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP’li Sezgin Tanrıkulu’nu, sarf etmediği bir takım sözleri zikrederek hedef gösterdi.
Soylu’nun iddiasına göre, Tanrıkulu iktidara geldiklerinde Dışişleri Bakanı olursa İHA ve SİHA’ların üretimini durduracak.
Tanrıkulu’nun sarf etmediğini söylediği bu sözleri ortaya atan isim ise eski Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu.
Soylu’nun hakaretlerine maruz kalan Tanrıkulu, sosyal medyada da AKP’li ve MHP’li hesapların hedefindeydi.
EMNİYET DE TEHDİTLER SAVURDU
Yeni düzenin mağdur olan bir başka siyasetçi de DEVA Partili Mustafa Yeneroğlu oldu. Ankara’daki tabela olayında polis ile tartışan Yeneroğlu, polis memurunun hakaretlerine maruz kaldı.
Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), Ankara’nın merkezindeki Kızılay’da Somalililerin restoranlarına yönelik polis müdahalesiyle ilgili açıklama yaptı. Yapılan açıklamada yaşanan olaya ilişkin polis amirinin uyarıldığı, polisler ile tartışan DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu hakkında da suç duyurusunda bulunulacağı açıklandı.
DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün (EGM) bugün kendisini hedef alan açıklamasına yayınladığı bir video ile yanıt verdi.
Ankara Kızılay’da bir göçmenin işlettiği bir kafede yapılmak istenen hukuksuz uygulamaya şahit olup karşı çıktığını söyleyen Yeneroğlu, “EGM’nin yaptığı resmî açıklamada doğrudan şahsıma yönelen tehdit ve beni düşman ilan eden hedef göstermeler karşısında hislerimi paylaşmak istiyorum. Bu zorba yönetim anlayışını, bu hukuk tanımaz muhterisleri sizden başka şikâyet edecek yerimiz yok” dedi.
Yeneroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
TUZ KOKMUŞTUR
“Polis amirinin mafyavari tutumuna, aşağılamasına ve hakaretlerine uğradım. Olayın ardından suç duyurusunda bulunmayı düşünmedim. Çünkü biliyorum ki bu hukuksuzlukların müsebbibi olan İçişleri Bakanı soruşturma izni vermeyecekti. ‘Hukuk arkadan gelsin’ diyen birinin içişleri bakanı olduğu, hukukun ayaklar altına alındığı bir ülkede maalesef mahkemelerden umudumuzu kesmiş durumdayız. Artık ülkemizde tuz kokmuştur.”
SESSİZ KALMAMIZI BEKLEMESİNLER
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün hepimizin can ve mal güvenliğini korumakla mükelleftir. Devlet ve devletin tüm kurumları 84 milyon vatandaşımıza hizmet etmek için vardır. Devlet yönetimi meşruiyetini milletin iradesinden ve hukuktan alır. Millet iradesini temsil eden bir milletvekilini resmî açıklamayla tehdit eden ve hedef gösteren Emniyet Genel Müdürü olabilir mi? Hukuka uygun hareket eden, taşıdığı resmî üniformanın gerektirdiği sorumluluğu bilen tüm emniyet teşkilatı mensuplarına saygımız sonsuzdur. Ancak başta İçişleri Bakanı olmak üzere devlet kurumları içinde hukuka bağlı olmayanlara saygımız yoktur. Devletin verdiği gücü ve yetkiyi hukuksuzca kullananlara karşı da hiç kimse sessiz kalmamızı beklemesin.”
KOF KABADAYILIKLAR
Lütfen elinizi vicdanınıza koyun ve cevap verin. Resmî açıklamayla bir milletvekilini hedef göstermek bu millete reva mıdır? Elbette bu tehditler karşısında korkacak değiliz. Elbette doğruları söylemeye, milletin hukukunu, anayasal düzeni savunmaya devam edeceğiz. Bu kof kabadayılıklarla, bu sokak mafyası tavırlarla bizi elbette korkutamazlar. Ama ülkemize yazık oluyor, bu ülkenin gençlerine, bu ülkenin emeklerine, bu güzel ülkenin geleceğine yazık oluyor.”
GİDİYORLAR GİDECEKLER
“Önümüz seçim, sandık yakın… Milletimizin ferasetinin bu hukuksuz düzene son vereceğine şüphemiz yok. Hep birlikte bu hukuk tanımaz yönetimden kurtulacağız. Herkesin özgürce fikirlerini ifade edebildiği ve kimsenin zulme maruz kalmadığı, gerçek bir hukuk devletini inşallah hep birlikte inşa edeceğiz. Buna inancımız tam. Kimsenin şüphesi olmasın. Zulmün, hukuk tanımazlığın, devleti baba malı zannetmenin sonu geldi. Gidiyorlar, gidecekler.”
Bataklıktaki Türk futbolu: Yeni başkan Büyükekşi kurtarıcı olabilir mi?